Bank of America (BofA), ABD Merkez Bankası’nın (Fed) önümüzdeki ay faiz indirimine başlamasının ciddi bir politika hatası olabileceği uyarısında bulundu. Jackson Hole toplantısında konuşan Fed Başkanı Jerome Powell’ın güvercin mesajlarına rağmen, BofA ekonomideki toparlanma sinyallerine dikkat çekerek faizlerin bu aşamada düşürülmesinin riskli olduğuna işaret etti.
Ekonomide Toparlanma Sinyalleri
BofA, yılın ilk yarısındaki yavaşlamanın ardından ekonomik faaliyetin yeniden güçlenmeye başladığını belirtti. Banka değerlendirmesinde, “İşgücü piyasasında belirgin bir bozulma olmadığı sürece erken faiz indirimi politika hatası olacaktır” ifadesine yer verdi. Özellikle konut kaynaklı enflasyonda düşüş görülse de diğer kalemlerde fiyatların sabit kaldığı veya yükseldiği vurgulandı.
Powell’dan Güvercin Mesajlar
Powell, Jackson Hole’daki konuşmasında, “Risk dengesi işgücü piyasasına kaymaya başlıyor” dedi. İşsizlik oranındaki olası artış ve bordro revizyonlarındaki düşüşe dikkat çeken Powell, Fed’in politika duruşunda ayarlamaya gidebileceğinin sinyalini verdi. Bu açıklamalar, piyasalar tarafından beklenenden daha güvercin bir ton olarak yorumlandı.
Piyasalarda Beklentiler Artıyor
Powell’ın sözleri sonrası piyasalarda Eylül ayında faiz indirimi beklentileri güçlendi. Vadeli işlemlerde yaklaşık 4 baz puanlık ek gevşeme fiyatlandı. Ancak BofA, bu beklentilere rağmen Fed’in sabit tutma ihtimalinin daha güçlü olduğunu savunuyor. Banka, %4,2 işsizlik oranı ve aylık 70.000’in üzerinde istihdam artışının faizlerin sabit kalmasını destekleyeceğini, daha zayıf verilerin ise gevşeme ihtimalini artıracağını belirtti.
Erken İndirimin Riskleri
BofA, 2024’te başlayan faiz indirim sürecini hatırlatarak, o dönemde politika faizinin bugüne göre 100 baz puan daha yüksek olduğunu ve enflasyonun daha düşük seyrettiğini anımsattı. Bu nedenle, mevcut durumda erken gevşemenin daha tehlikeli sonuçlar doğurabileceği uyarısını yaptı.
Barclays de Beklentisini Revize Etti
Öte yandan Barclays de faiz indirimi beklentilerini güncelledi. Banka, 2026 için öngördüğü indirimlerden birini Eylül 2025’e çektiğini duyurdu. Ancak ardı ardına veya agresif adımlar için şartların henüz oluşmadığını belirtti.
Sonuç
Fed’in önümüzdeki toplantısında nasıl bir adım atacağı piyasaların ana gündem maddesi olmaya devam ediyor. Ağustos ayına ilişkin TÜFE ve ÜFE verileri, hem Fed’in kararında hem de küresel piyasalardaki beklentilerde kritik rol oynayacak.
